Bir film izleyip günlerce etkisinden çıkamadığınız ya da bir fotoğrafa tekrar tekrar bakmak istediğiniz olmuş muydu? Filmler, kitaplar, resimler, fotoğraflar… Bazı sanat eserlerinin bizde bıraktığı duygu üstünden zaman geçse de unutulmuyor. Sanatın ne olduğu, nelere sanat denildiği konusunda çeşitli görüşler olsa da gündelik hayatımızda sanattan çoğu zaman faydalanıyoruz. Örneğin yürüyüş yaparken dinlediğimiz müzik, bazen rengine hayran olup çekiğimiz bir gökyüzü fotoğrafı, bazen ise yazdığımız yazılar…

Sanat; sosyal, bilişsel ve duygusal anlamda gelişimizde önemli rol oynuyor. Zaman zaman sanatın toplumsal sorunların farkına varılmasında ve bu sorunlara çözüm yollarının bulunmasında rol oynarken kişisel değişikliklerinde gerçekleşmesine olanak sağladığını görüyoruz. Örneğin izlediğimiz bir filmin bizde yarattığı farkındalık sayesinde hem zihnimizde hem de davranışlarımızda köklü değişiklikler olabiliyor.

Aynı zamanda toplumdan soyutlanmış hissettiğimizde de ilk desteği sanatta arayabiliyoruz. Bunun için müzeye gitmenize dahi gerek yok. Açtığımız hüzünlü bir şarkı duygumuza eşlik edebiliyor veya açtığımız filmin içinde kaybolabiliyoruz. Sadece gündelik hayatımızdaki zorluklarla baş etmemize değil, kendimizi tanımamıza ve ifade etmemize neden olan sanat, kimlik gelişimimizi de destekleyip bizi özümüze yaklaştırıyor.

Aynı zamanda sanat, göreceliliği ile herkes için farklı duygulara yoldaşlık ediyor. Bir orman resmi ya da bir piyano resitali onlara şahitlik eden insanlardan bazılarına rahatlama hissi bazılarına hüzün bazılarına ise hayret duygusu açığa çıkartabiliyor. Aynı esere bakıp farklı düşünce ve duygulara sahip olmak problem çözme becerimizi de hayli geliştiriyor ve entelektüel bir bakış açısı kazandırıyor. Herkes için tek bir doğrunun olmadığını ve insanların zihinlerinin Sonuç olarak birbirinden farklı olabileceğini gösterip empati yeteneğimizi arttırıyor.

Yetenekli olup olmadığını düşünmeden içinden geldiği gibi özgürse dans edip, ağlayarak yazdığın, çizdiğin ya da bağırarak şarkı söylediği oldu mu? Bu kadar doğal bir şekilde duygularımızı dışa vururken onlarla daha rahat ve sağlıklı yönetebilir hale geliyoruz. Çünkü bu sayede onları deneyimliyor, anlamlandırıyor ve kabul edebiliyoruz.

‘’ Sanat, ruhtan gündelik hayatın tozunu alıp götürür.’’

                                                                 Pablo Picasso