- 31.12.2022 14:35
2022 yılı en önemli (arkeolojik) keşifler
Bugün 31.12.2022
Koskoca bir yılı arkamızda bıraktık.
Bu son günde adettendir geride bıraktığımız yılın enlerini sıralamak. Yılın son gününde dünyadaki en iyi beş arkeolojik keşfi bir de ben sıralamak istedim.
Listemdeki ilk sırada tabi ki Prusias ad Hypium Antik Tiyatrosu Apollon heykeli var. Şimdi diyeceksiniz.. o bölgede ikamet ediyorsun.. oradaki kazılarda çalıştın.. o bölgenin arkeolojisi hakkında gerek bilimsel makaleler gerekse de köşe yazıları yazdın.. vb. bu yüzden Konuralp Antik Tiyatrosu’nu birinci sıraya koyup, torpil geçiyorsun.
Ama tüm samimiyetimle söylüyorum ki ben Batı Anadolu’daki herhangi bir yerde ikamet edip, hatta senelerce Efes kazılarında çalışmış olsaydım da 2022 yılının dünyadaki en iyi beş arkeolojik keşfinin ilk sırasına yine, Konuralp Antik Tiyatrosu’nda bu sene bulunmuş olan Apollon heykelini yazardım. Senelerce bu toprak buradan nasıl kaldırılacak, yaklaşık 5 metre dolgu olan toprak nasıl kazılacak diye endişelenirken bir yandan da toprak kalktıktan sonra ne gibi sürprizlerle karşılaşacağız diye hep bir heyecan içindeydik. Antik tiyatro kazılarından heykellerin, kabartmaların çıkması oldukça normal bir durumdur hâlbuki. Peki, neydi bahsi geçen tiyatrodan çıkan Apollon heykelini bu kadar üst sıralara taşınmasına sebep olan durum?
Genelde tiyatro kazılarında tragedyayla ilişkilendirilmiş mitolojik karakter olan Dionysos ve onunla ilgili buluntular bulunur. Ama Konuralp Antik Tiyatrosu’nda Anadolulu bir tanrı olan Apollon heykeli bulundu. Bu çok fazla rastlanan bir durum değildir. Bu açıdan bu keşif oldukça kıymetlidir. Keşfin yapılmasına her türlü lojistik desteği veren Düzce Belediyesi, bu tutumu ve vizyonuyla, Türkiye genelindeki diğer tüm yerel yönetimlere örnek teşkil etmesi de, keşfi kıymetli yapan bir diğer sebeptir.
İkinci sıraya gelecek olursak, ülkemize komşu olan Suriye’den. Suriye’nin Humus kenti yakınlarındaki Rastan kasabasında, Troya savaşını betimleyen Roma mozaiği, günümüze kadar bozulmadan gelen ve 120 metrekare ölçülerinde oldukça büyük bir mozaik olması sebebiyle oldukça önemlidir. Tasvir edilen sahnenin nadirliği ve yine Anadolu kökenli olması açısından da kesinlikle ikinci sırayı hak etmektedir.
Üçüncü sıraya gelirsek, Anadolu’nun tam ortasından, İç Anadolu’da bulunan 16.000 yıllık mezarlık. Nasıl da iddialı bir cümledir bu, ama ben demiyorum.. Karaman Süleymanhacı Köyü yakınlarında yer alan Pınarbaşı’nda yapılan arkeolojik kazılarda aynı tabakada bulunan Epi-paleolitik döneme ait obsidiyen, mikrolitik aletler, aşı boyası kalıntıları, deniz kabuklarından yapılan boncuklar ile birlikte bulunan kemikler bize buranın yaklaşık günümüzden 16.000 yıl öncesine ait bir mezarlık alanı olduğunu anlatıyor.
Keşifler listemin dördüncü sırasında ise Türk” adının ilk kez geçtiği Moğalıstan’da keşfedilen Göktürk Dönemi’nin en eski yazılı anıtı olarak kabul edilen İlteriş Kutluğ Kağan’ın anıt kompleksi yer almaktadır. 12 satırlık yazıtta “Tanrı”, “Türk”, “Kutluk” ve “Tümen” gibi kelimelerin bulunması keşfin büyüklüğünü ortaya koymaktadır.
Keşifler listemdeki son sırada da yine Anadolu’dan, Kütahya Tavşanlı Höyük’te bulunan tekneli mühür. Höyükte yürütülen kazılar esnasında bulunan mühür, bugüne kadar eşi olmayan, ünik bir yerel üretimi ortaya koymasının yanı sıra üzerindeki kürekli bir tekne betimiyle de oldukça dikkat çekici.
Herkese mutlu seneler diliyorum….
Yorum Yap