- 1.08.2023 10:23
Birkaç yıldır görmediğim sevdiğim bir kardeşimizle bir programda karşılaştık. 'Abi görmeyeli yaşlanmışsın.' dedi. 'Kardeşim yaşlanmak ne ki, asıl ölüme yaklaşıyoruz her an.' diye cevap verdim. Netice itibariyle bu ömür illaki bitecek ve asıl hayat başlayacak.
İşin esasında dünyanın fâni olması, o kadar çok kötülüğü önlüyor ki. Bir düşünsenize mahşer meydanında hesap günü, bu dünyada yaşanan her şeyden hesaba çekilecek olunmasına rağmen; yine de nice sapkınlıklar ve haksızlıklar yaşanıyor. Ahiret olmasaydı, öteler bilinmeseydi; insanın hırs ve arzularını hangi dünyevi kanun engelleyebilirdi ki?
Evet yaklaşıyor. Ölüm yaklaşıyor, hesap yaklaşıyor, ebedi hayat yaklaşıyor. Hz. Ali efendimizin dediği gibi 'Dünya sırtını dönmüş göç ediyor, ahiret karşıdan geliyor.' Yıllar geçtikçe dünyevi tutkularını azaltmayı başaramayan her insan; dünyevileşme, bedenselleşme, bireyselleşme ve maddeselleşme adayıdır.
Velhasıl her yeni eskir, her ömür biter ve her canlı ölümü tadar. Dalından koparılmış bir çiçek tazeliğini kaybettiği gibi kendisini yaratandan uzaklaşan her insan solmaya, durulmaya mahkumdur. İşin esasında zaten böylesine bir hayat yolculuğunda her şeyin üzerinde fanilik mührünün olması, dünyanın bize asla yar olmayacağının işaretidir.
Yorum Yap