PANDEMİ hızla ilerlerken fiziksel olarak sağlıklı olmanın en önemli aşamalarından bir tanesi de mental olarak sağlıklı olmak. Mental olarak sağlıklı ve enerjik olmak, pandeminin üzerimizdeki etkilerini minimuma indirmek ve sonbaharın kendini hissettirmesi ile oluşan kaygının azalması için bazı önlemler almak gerek. Yaz sezonu bitti, bu sezon insanlar pandemi konusunda ikiye ayrıldı, “çok dikkat edenler” ve “hiç dikkat etmeyenler”.

Maalesef bu iki kategorinin ortası olmadı ve çok dikkat eden insan sayısı kendi çevremdeki gözlemlerime göre %20’i bulmadı. Hal böyle olunca “çok dikkat edenlerin” üzerinde büyük bir baskı oluştu. Çünkü “hiç dikkat etmeyenler”, “çok dikkat edenler”i ötekileştirdiler. “Çok dikkat edenler” acaba bizde bir sorun mu var stresi yaşadılar, bu stres “hiç dikkat etmeyenler”in plajlarda verdikleri iç içe pozlar, restaurantlardaki maskesiz, mesafesiz şen kahkahaları ile daha büyük bir stres haline dönüştü. “Çok dikkat edenler” bundan sonra biz asosyal mi olacağız diye paniğe kapıldılar. Parmak hesabı yapınca 6 aydır sosyalleşememe sorunu ile karşı karşıyaydılar ve artık bu stresi yönetememeye başladılar. Bu stres korunaklı tatil yapan, sosyal mesafesine çok dikkat eden, herkesin gittiği plaja gitmek yerine sakin, sessiz yerleri tercih eden “çok dikkat edenler” grubunun tatillerini bitirip yaşadıkları şehirlere dönüp apartman dairesinde kendilerini bulmaları ile sonbahar geliyor, ardından kış gelecek biz yine eve mi kapanacağız kaygı bozukluğuna dönüştü.

Bir de “çok dikkat edenler” sosyal medya hesaplarındaki “hiç dikkat etmeyenler”in aşırı sosyal, maskesiz ve mesafesiz hallerini görüp, aylardır bunlara bir şey olmuyor acaba ben abartıyor muyum diye düşünmelerine sebep oldu. Derken, vaka sayılarındaki artışlar meydana geldi. “hiç dikkat etmeyenler”den Cocid19 pozitif haberleri gelmeye başladı. Ya da “hiç dikkat etmeyenler”in görüştükleri kişilerden pozitif vaka haberleri gelmeye başladı. Hal böyle olunca maske takmamaya yemin edenler dahi yavaş yavaş maske takmaya, son 14 günde görüştükleri kişileri düşünmeye, acaba boğazım mı ağrıyor diye heyecan yapmaya başladılar. “hiç dikkat etmeyenler” ve “çok dikkat edenler” için hayatta kalma, enerjik olma ve koronadan korunma yöntemlerini yazıyorum, lütfen dikkate alın.

“Çok Dikkat Edenler” İçin Öneriler

1. Zaten aylardır dikkat ediyorsunuz, geriye dönük son 14 günün hesabını yapmanıza gerek yok. Maske, mesafe ve bol bol el yıkama varsa endişeye mahal yok.
2. Gidişat gösteriyor ki vakalar artış seyrinde, kışın zaten eve kapanacaksınız, öğle saatlerinde kısa yürüyüşler yapıp D vitamini alın hem de vücudunuzda size enerji veren hormonlar salgılansın. Güneşte tişörtle 30 dk yürüyüşü ihmal etmeyin.
3. Sabah uyanıp duş alırken müzik açın, canlı müzikler yine 6 ay eve mi kapanacağım stresinizi minimize edip sizi pozitif enerjiye geçirecek.
4. Ana haber bültenleri yerine online gazete takip edin, bu sayede ana haberlerde işlenen korona virüse ait gergin haberlerde uzak durun, gazeteden ülkemiz ve dünyaya ait önemli haberleri yakalayabilirsiniz.
5. Sağlık engeliniz yoksa günde 2 öğün beslenin, evde kaldığınız süreçte yemek yapmaktan bunalıp 2 öğün beslenmeye başladığınızda kendinizi ne kadar zinde ve hafif hissettiğinizi hatırlayın.
6. Protein, karbonhidrat, meyve, sebze hiçbirini ihmal etmeyin. Kışın yediğiniz sera domatesleri yerine şuan yediğiniz domateslerin lezzetine varın, her gün menemen yapın, sezonun tadını çıkarın.
7. Eğer yaz domateslerinin lezzetine şükrediyorsanız, 3 ay evde kaldığınızda maruz kaldığınız kış domateslerinden yine maruz kalmamak için, 5 kg domates alın teker teker doğrayıp buzdolabı poşetine koyun ve buzluğa atın. 1 kg domateste 4 tane olduğunu düşünürseniz 5 kg domates 20 adet eder ve bu miktarı doğramak sizi yormaz 20 dk vaktinizi alır. Kışın menemen yerken, Ağustos böceği misali yazın sergilediğiniz performansa teşekkür edersiniz.
8. Madem süreç mesafeli geçecek, kendinizi bunaltmak yerine haftanın 1-2 gününü kapsayan uzun süreli online hobi ve eğitim kurslarına katılın. Böylece havalar soğuyup dışarı çıkamadığınız günlerde akşama online bir dans kursunuz olduğu motivasyonu ile günlerinizi daha pozitif geçirirsiniz.
9. Dil pratiği için ya da ileri düzel Excel kullanımı için ücretsiz bir sürü online kurs var. Bu dönemi fırsat olarak değerlendirin ve ihmal ettiğiniz geliştirmek istediğiniz yönlerinize konsantre olun. Boş vaktiniz olmadıkça kendinizi işe yaramış ve huzurlu hissedeceksiniz.
10. Online ya da fiziksel olarak ofise giderek götürdüğünüz işleriniz için şükredin, o işler olmasa 6 ay geçer miydi? Fiziksel olarak ofise gidiyorsanız, maske takmak durumundasınız tabi maske uzun süre takıldığında yorucu oluyor. Bu yorgunluğu akşam yapacağınız bir açık hava yürüyüşünde alacağınız temiz hava ile atın.
11. Yaz bitmeden haftasonları pikniğe gidin. Kalabalık olmayın evinizde birlikte yaşadığınız kişilerle yapacağınız doğaya kaçışlar size iyi gelecek.
12. Eğer arkadaşlarınız maskelerini takıp sosyal mesafelerini koruyacaklarına şerefleri üzerine söz veriyorlarsa onlarla kamp sandalyenizle parkta mesafeli olarak buluşun herkes kahvesini kendisi getirsin. Sevdiklerinizle, her gün görmediğiniz kişilerle yapacağınız 1 saatlik sohbet size maksimum seviyede enerji depolatacak.
13. Eğer etrafınızdaki herkes “hiç dikkat etmeyenler” kategorisinde ise onlarla buluşup maskesiz suratınıza suratınıza konuşmaları durumuna maruz kalıp sinirinizi bozmayın. Alın kamp sandalyenizi, kitabınızı, kahvenizi ve hoparlörünüzü, çıkın evinizin bahçesine ya da boş bir parka, keyfinize bakın. Siz aylardır kendinize yetiyorsunuz, kimseye ihtiyacınız yok unutmayın!
14. “Hiç dikkat etmeyenler”i kafaya takmayın, görüştükleri kişiler teker teker covid pozitif çıkmaya başladığından beri onlar sizin son 6 ayda yaşadığınızdan daha büyük bir buhran içine girdiler. Ne demişler “karma”.
15. “Hiç dikkat etmeyenlerin” de maksimum seviyede dikkat etmeye başladıkları bir sürece girdik. Ama “asla maske takmamaya yemin edenler”i kendi hallerine bırakın. Onlara maalesef yasa koyucular ve kolluk kuvvetleri dışında kimse vazgeçiremiyor. Onları cehaletleri ile başbaşa bırakın, münakaşaya girip cahille cahil olmayın.

 

Yarın da “hiç dikkat etmeyenler” için hayatta kalma tavsiyelerimi vereceğim.

“Çok dikkat edenler” şimdilik kendinize çok iyi bakın, aylardır gösterdiğiniz bilinçli haraketleriniz için sizleri gönülden tebrik ediyorum. Siz de kendinizi tebrik edip, sonunda “hiç dikkat etmeyenler” sözümüze geldi deyip, haklı olmanın gurunu yaşayın, keyfinize bakın.

 

Sevgiler,

Elif Tamer Maradit