“BÖLGEDE DAHA BÜYÜK BİR DEPREM BEKLENMİYOR”

Prof. Dr. Şükrü Ersoy, Düzce'de meydana gelen depreme ilişkin yaptığı açıklamada, “Haritada inceledim, Bolu'da meydana gelen deprem, Kuzey Anadolu Fay Hattı üzerinde meydana gelmedi. Bağımsız bir fay zonunun üzerinde meydana geldi. Buna sevindirici haber diyebiliriz. Çünkü 1999 Düzce depremi Bolu Dağı'na doğru hareket eden bir gerilim yaratmıştı. Bu deprem o bölgede meydana gelmedi. Depremle birlikte Bolu Dağı'na doğru yeni bir gerilim olabileceği akla gelmişti. Ama böyle bir durum söz konusu değil. Bu depreme göre bölgede büyük bir deprem beklenmiyor. Artçılar da aynı fay zonunun üzerinde meydana geliyor” ifadelerini kullandı. Şükrü Ersoy, “Bolu depremi olası Marmara depremini tetikler mi?” sorusuna da yanıt verdi. Ersoy, “Sosyal medyada İstanbul depremini tetikleyeceği yönünde iddialar dolaşıyor. Bu iddialar gerçeği yansıtmıyor” ifadelerini kullandı.

“4.8 BÜYÜKLÜĞÜNDE OLDUĞU İÇİN UZUN BİR BÖLGEDE HİSSEDİLDİ”

Prof. Dr. Okan Tüysüz ise “Bolu'nun kuzeyinde olan küçük bir fay. Çok fazla önemli bir deprem değil. Kuvvetli bir deprem değil. Şiddeti 4.8 olduğu için uzun bir bölgede hissedildi. İstanbul depremini tetikleyecek bir deprem değil” dedi.

“BOLU'YA DOĞRU GİDEN KORİDORDAKİ FAY HATTINDA KIRILMA OLDU”

Prof. Dr. Şener Üşümezsoy da Düzce'de meydana gelen depreme ilişkin açıklamalarda bulundu. Üşümezsoy, şu ifadeleri kullandı: “12 Kasım 1999'da Elmacık Dağı'nın kuzey kenarında Düzce Ovası'nın güneyindeki fay hattı kırılarak 7'nin üzerinde bir yaratmıştı. Burada kırılan fay 40-45 kilometrelik bir faydı. Derin bir faydı. Daha sonra Karadere fayından Düzce-Elmacık fayı arasındaki boşluk kırılmıştı. Bu sefer Gölyaka'daki deprem oluştu. Bu fayın batı kesimi Gölyaka'daki 6'lık depremde kırılmıştı. Şimdi ise Düzce Ovası'nın güney kenarında Elmacık Dağı'nın doğu güney kenarında bir koridor vardır. O koridor fay hattıdır. O Bolu'ya doğru gitmektedir. Düzce fayı yoğun olarak kırılmıştı. Kırılmamış bölümü vardı. Düzce fayının doğu kenarından Bolu'ya doğru giden bir koridorda fay hattı var. O fay hattında kırılma meydana geldi. O ikiye ayrılan bir konumdaydı. Meydana gelen deprem bunlardan birinde gerçekleşmiştir.”

“ARTÇILARI TAKİP ETMEKTE FAYDA VAR”

Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Tolga Bekler de, “Kuzey Anadolu Fayı'nın Bolu-Adapazarı oldukça farklı segmentlerinde kollarında olan depremlerden bir tanesi... Bölgede çok sayıda aktif fay olarak nitelendirdiğim fay sitemleri var. Onlardan bir tanesi çalışıyor. Bu da normal karşılanacak büyüklükte bir deprem. Bölgenin tektonik olduğunun da bir göstergesi. Kırsal alanda çok küçük bir hasar büyüklükte bir deprem. Belli bir süre artçıları takip etmekte fayda var. Daha büyük

nitelikte bir depremin gözlenebilir herhangi bir niteliği görünmüyor” dedi. Maraş'taki depremlerin, bu sarsıntıyı etkileyemeyeceğini belirten Bekler, “Bu büyüklükteki depremleri yaşamamız gayet normal. Maraş depremleri oldukça büyük enerjili depremlerdi. Birbiriyle ilintili kurabileceğimiz bir deprem değil bu. Tetikleme ifadesini burada kullanmak çok doğru değil” ifadelerini kullandı.

BİZİ SOSYAL MEDYA HESAPLARIMIZDAN TAKİP EDİN

İnstagram: @duzcepostasi
Twitter: @duzcepostasi1
Facebook: Düzce Postası
Youtube: Düzce Postası

                                                  

Editör: K. İlhan