- 1.03.2023 11:03
YANILMA payı her ne kadar olsa da büyük oranda tahminleri tutturduğu aşikar. Pek çok bilim adamı aslında biraz da bu cihazlar sayesinde deprem öncesi tahminlerde bulunuyor.
Amatör bir uzmanın kendi imkanlarıyla yaptığı deprem ölçüm cihazı Elbistan’daki 7,6’lık sarsıntıyı tahmin etmişti.
Sonrasında Hatay’da bağımsız denilen ya da diğer adıyla müstakil diye isimlendirilen 6,4’lük depremi de tutturdu.
Şöyle ki, bir arkadaşım vasıtasıyla tanık olduğum cihaz ölçümü sonrası enerji yoğunluğu olan bölgelerde günü nokta atışı bilinmese de depremler büyük oranda tahmin edilebiliyor.
Mesela söz konusu 6,4’lük Hatay depreminin öncesinde sabah saatlerinde cihazın ölçüm değerleri Hatay, Adana, Osmaniye, Gaziantep ve Şanlıurfa için 6,6’lık bir risk göstermişti.
Bunun sonucunda da akşam saatlerinde Hatay 6,4’le sarsıldı.
Peki, bu cihaz 7,7’lik ilk büyük depremi bilmiş miydi?
Aslında evet.
Zira o bölgeler için yapılan uyarılar uzman profesörlerce günler öncesinden zaten dillendirilmişti. Ki, ölçüm cihazı da aynı görüşleri destekliyordu.
Yani depremin meydana geldiği bölgede yoğun bir enerji birikimini işaret ediyordu.
Diyeceksiniz ki; “Depremi tahmin etmek imkansız. Madem böyle bir şey vardı neden kimse uyarılmadı?”
Evet, bugünün teknolojisi depremi günü gününe, saati saatine belki tutturamıyor olabilir. Ama en azından büyük oranda olasılıkları öngörmek mümkün.
Nasıl ki büyük İstanbul depremi otuz yıl içinde bekleniyorsa (Ki, bazı bilim çevreleri 1999 Marmara depreminin beklenen İstanbul depremi olmuş olabileceğini de söylüyor) bu deprem de Kahramanmaraş ve çevresinde epey zamandır bekleniyordu.
23 Kasım Düzce depremi sonrası tahminler o bölge için yoğunlaşmıştı. Bu konu basında günlerce dile getirdi.
Şimdi gelelim “Madem cihaz doğru söylüyordu da insanlar neden uyarılmadı?” konusuna;
Aslında insanlar uyarıldı uyarılmasına ama burada insanı aciz bırakan asıl soru bence şu; 150 yıldır deprem olmayan bir bölgede yakın zamanda 7,7 şiddetinde bir deprem meydana geleceğine acaba kaç kişi inanırdı?!
Bugün İstanbul’da olduğu gibi...
Bir oylama yapılsa acaba İstanbul nüfusunun yüzde kaçı büyük bir deprem olacağına inanır?
Ya da hadi inandı diyelim, kaç kişi her an deprem olacakmış gibi durumu ciddiye alır?
20 milyonluk bir metropolde bunu ne kadar önleyebilirsiniz?
Yorum Yap