CUMHURİYET tarihinin en renkli ve en önemli seçimlerinden birini geride bıraktık. Ülke genelinde sandığa katılım oranının % 88 olması halkın demokrasiye olan ilgisini gösteriyor.

Birlik ve beraberliğin en önemli göstergelerinden biri sandığa olan ilgidir. Genci, yaşlısı, hastası, bedensel özürlüsü derken yediden yetmişe herkes bir oy’un bile kaderimizi belirleyeceği seçimlerde sandığa koştu.

Seçmen, millet iradesinin üzerinde hiçbir gücün olmadığını bir kez daha gösterdi.

Dünya basınının tüm duyu organlarıyla ahtapot gibi takip ettiği seçim atmosferi ülkemizin küresel ölçekteki jeopolitik konumunun önemini bizlere bir kez daha hatırlattı.

Son yılların en heyecanlı seçim sürecini yaşıyoruz. Meclis dağılımında partilerin sandalyeleri artık belli olsa da Cumhurbaşkanlığı koltuğunun kaderi ikinci turda belli olacak.

Her seçimde olduğu gibi bu seçimde de kazanan Türk halkıydı. Dünyaya adeta demokrasi dersi veren Türkiye, provokasyonlara asla boyun eğmedi.

Cumhuriyetimizin yüzüncü yılında kendi kaderimizi ilelebet kendimizin tayin edeceğini dünyanın önünde bir ke daha göstermiş olduk.

Öte yandan Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın % 49,5 oyla neredeyse seçmenin yarısının güvenini kazanması da dünya tarihinde bir lidere demokratik ortamda hiç gösterilmemiş bir ilgiydi.

Bir siyasi lider 21 yıldır her seçimde aynı çoğunlukta ilgi görüyorsa, demek ki halk aynı liderle devam etmek istiyor; bunun başka bir açıklaması yoktur.

İnanıyoruz ki ikinci turda da demokrasi kazanacaktır.