Her yıl misafir olur hânemize. Gelişiyle

şenlenir, bereketlenir hânemiz. O hep

beklenendir. Sokaklar, caddeler bile sükun

bulur onunla ve huzur bulur köyler şehirler.

 Kavgalar, çekişmeler azalır. İbadetiyle gelir.

Ona hürmeten ağızlar kapanır her gün bir ay boyu.

Beden de sükun bulur. İnsan da toplum da huzura, güvene kavuşur.

Herkes dindar olur. Camiler dolar. Beşe beş katılır. Herkes cömertleşir.

Sadakalar, zekatlar sahibini bulur. Dualar edilir. Komşular, komşuluklar hatırlanır.

Yemekler, ikramlar, iftarlar, gelmeler, git

meler hep bu misafirin hatırınadır.

Dahası yoksullar, fakirler, garipler, yetimler, aç

açıklar hatıra gelir. Onlar için de sofralar

kurulur ayrıca. Teravihler, Kur'an okumalar, hatimler, tövbeler, sahurlar hep o mi safirin bereketiyledir. Velhasıl o uğurlu bir ayaktır.

Onun bulunduğu mekan bir mekteptir ve

o bir mürebbidir, terbiye edicidir. Sabrı,

itidâli o yerleştirir hâlimize. Ve irâdemiz

onun sâyesinde güç bulur. Aslında biz bu

misafire çok şey borçluyuz.  

Senenin bir ayı bizde yatıya kalır. Bizler için, gecesi vardır affı saklayan. Bayramı

vardır mutlu kılan, kaynaştıran. Çocuklarımız en çok bayramını sever onun.

Çünkü harçlıkları onun sayesinde zamlanır,

onun  sayesinde hediyelere kavuşurlar.

Kendi kucağında dünyaya gelenler onun

adıyla çağrılır.O sihirli bulmacanın adı

"Ramazan" dır. Ünvanı "on bir ayın sultanı". Birleştirir, barıştırır. Garazı yoktur

kimseye. Yüce Kur'an onda inmiştir insanlığa.

    " Ramazanım merhaba

      Bizlere verdin safa

      Rabbimize hamdolsun

      Her nefeste bin defa"

                           ( mani )

    "Geldin işte gidiyorsun

     Gönlümüzü eziyorsun

      Mahşer günü arzumuz

      Elimizden tutuyorsun"

                ( Bu da bizden )                    

Kadir geceniz ve bayramınız mübarek olsun.