Seçmeler defterimi açtım. Şöyle biraz şehir dışına çıkayım istedim. Aynı mekan insanı sıkar ya? Bahtımıza. Bakalım karşımıza neler çıkacak:

Cefasız kimse ermedi vefâya

Gül olmaz bellidir hâr olmayınca,

Dikensiz gül mü olur. Onun için derler: Gülü seven dikenine katlanır, diye.

Leyla için Mecnun'un çektiği çileleri, Şirin için Ferhat'ın yardığı kayaları duyarız. Zahmetsiz lokma yenmez, demişler.

Tükenmeyince kevâkib güneş tulû etmez

Dökülmeyince şükûfe nihâl ber vermez

Yıldızlar kaybolmadan güneş doğmaz

Fidan, çiçekler dökülmeden meyve vermez.

Hayat bu. Her şeyin bir vakti bir kanunu var. Sabır gerek değil mi?  Sabreden derviş muradına ermiş. Her şeyin bir kanunu dedim ya. Kuru ağaca baharın başında önce su yürüyecek. Sonra ağaç yapraklanacak, filizlenecek, çiçeklenecek ve de meyveye duracak. Meyve de olgunlaşmak için bekleyecek. Sonra ilkbahardan sonbahara bütün meyveler ürün vermek için sıraya girecek. Açılış dutlarla, eriklerle yapılıp final ayva ile bağlanacak.

Ehl-i temkinem  beni benzetme ey gül bülbüle

Derde yok sabrı anın her lâhza bin feryâdı var

Ey gül, beni bülbüle benzetme. Ben aceleci değilim.

Onun sıkıntıya sabrı yok, her dakika binlerce feryat eder.

Sevgililer, güzeller öyle yüzünü hemen âşikâr etmez. Yüz görümlülüğü ister, sabır ister. Bülbül bile gülü görebilmek için sabahlara kadar feryat, figan etmiş, ağlamış, uykusuzluğa katlanmış. Öyle kolay mı nimete ermek. Çok çalışmak, yorulmak, yerine göre aç kalmak, uykusuz kalmak var işin içinde. Zahmetsiz rahmet olmuyor.

Gör zâhidi kim sâhib-i irşâd olayım der

Dün mektebe vardı bugün üstâd olayım der.

Sen sofuya bak.Dün mektebe gitti. Bugün hemen hoca olayım, insanlara vaaz edeyim, der. İnsan birden "adam" olmaz Anadolu'da askerliğini yapmamışa adam gözüyle bakılmazdı, kız verilmezdi. Herhalde bir bildikleri vardı. Kimse kusura bakmasın biz "vekil" seçme yetkisi veriyoruz. İstisnaları genel kural yapıyoruz. Meyvenin de insanın da bir olgunlaşma süreci vardır.

Devlet-i dünyâ hayâl ü hâba benzer nesnedir

Baht-ı bîdâr isteyenler terk-i hâb etmek gerek

Dünya mutluluğu hayal ve uykuya benzer bir şeydir. Bahtının açık olmasını isteyenler uykuyu terk etmek zorundadır.

Armut piş ağzıma düş, hazırcılığı yok.

Çilesiz, sıkıntısız nimet, ekmek yok.

Bedenin de fikrin de çilesi var.

Cumhurbaşkanı ve vekil olabilmek için insanlar, teşkilatlar günlerdir, haftalardır gece gündüz çalışıyor. Kimi yaptıklarını anlatmak için kendini parçalıyor. Kimi de fikirlerini kabul ettirmek için göbek çatlatıyor.

Sabrın sonu selâmet

Sabır hayra alâmet

Belâ sana kahretsin

Sen belâya selâm et

Kazanmak istersen sen de zaferi

Gürleyen sesinle doldur gökleri

Zafer dedikleri kahraman peri

Susandan kaçar da coşan gider.

Kalın sağlıcakla