DÜZCE’DE zaman zaman denetimler yapılsa da kuralsız, istediği yerden giden, trafiği ters-yüz kullanan motosikletlilerin özgürlüğü tam gaz sürüyor.

Nereye baksan, bir motor. Kaldırım, ara sokak, yaya köprüsü, hatta şu çok meşhur, mavi boyalı bisiklet yolu bile adeta motosikletlere teslim. Kimi kasksız, kimi plakasız, belki birçoğu ehliyetsiz.  Artık, Düzce’de bisikletiler çoğunluğu kaybetti. Hatta motosikletiler yüzünden yollara çıkamaz oldular.

Şehrin her yerinde tam gaz basan, kasksız motosikletlileri biz yayalar hayretler içinde izliyoruz. Bu MOBESE’ler ne işe yarar merak ediyoruz. Yoksa kapalı mı bu kameralar? Bunlara ceza yazılıyor mu?

Bu motosikletliler, Düzce insanın huzurunu kaçırıyor, yaşam kalitesini düşürüyor. Her an her yerdeler. Nereden çıkacakları, nereden aniden fırlayacakları belli değil. Bu yazdıklarım ve yazacaklarım açık seçik ortada. Yaya yollarında, meydanlarda park edenler adeta istila halindeler. 

Son aylarda meydana gelen trafik kazalarında motosikletlerin sayısı anımsanmayacak kadar çok. Biz haberciyiz. Tüm Düzce haberlerini bir gözden geçirin. Bakın bakalım; birkaç ayda kaç tane motosikletli kazalara karışmış? 

Bilindiği gibi düne kadar İstanbul Caddesi, Belediye önünden Anıt Parka kadar trafiğe kapalıydı. Belediye önünde tedbir amaçlı bariyer çekildi. Ancak, motosikletliler bu bariyerlerin boşluk kısımlarından tam gaz geçerek İstanbul Caddesine dalmaktadır. Motosikletiler, Atatürk Bulvarından fırlayarak Belediye önüne, yani Cedidiye Meydanına dalmaktadır. Halbuki belediye önünde ekipler bunları durdurabilir. Zabıta ceza yazabilir. Ama nerede? Bu motorlar yüzünden Belediye Meydanında insanlar kaçışmakta, güvercinler bile kaçmaktadırlar. 

Bunları, Spor Sokak, Gaziantep Caddesinde de görmek her an mümkündür, aynı kuralsızlığı yapmaktadırlar.

Bu günlerde torpilli İstanbul Caddesi’nin, Belediye Başkanı Dr. Faruk Özlü’nün ifadesiyle İstiklal Caddesine benzemesi için çalışmalar başladı. Ne işe yarayacak? Motosikletlilere ralli alanı olur burası. 

Hele hurda toplayan o elektrikli araçlar her yerde kol geziyor. Arkalarında çöp dolu torbalar, ters yüz istedikleri yere girerek hem insanları, hem trafiği ters köşe yapıyorlar.

Ben her zaman diyorum; Düzce’ye uzay üssü kursan bile şu trafiği çözmezsen insanları mutlu edemezsin.

Ben bir şehrin yaşam kalitesine bakarım. İnsanlar, ailecek gezecekleri-dolaşacakları yerlerde huzursuzsa senin yaptığın saç-sakal tıraşa benzer. 

Biliyorum,  yazınca, üç maymun oynanacak. Ancak, “halk yazın bunları” diyor. Şimdi herkes topu bir birine atacak. “Oraya polis bakıyor, yok zabıta bakıyor”  mavalları olacak.    

Düzce, gerçekten şehir merkezine gelince insanın içini bunaltıyor. Olumsuzluklar insanın psikolojisini etkiliyor. 

Bilmiyorum, bunlar sizler için bir şey ifade ediyor mu? Ben yine bilin istedim. 

Görüşmek üzere.