Dünyayı saran ve hayatı olumsuz etkileyen korona can almaya devam ederken ekonomik sıkıntıları da beraberinde götürüyor.

Hastalığın her geçen gün artması yeni tedbirlerin alınmasına yol açarken, kiracı durumunda olan vatandaşlar perişan olmaya başladılar.

Özellikle işyerlerinin kapanması ekonomik çöküntüye yol açarken yetkililerin bu konuya çare bulmaları isteniyor.

Sabah dükkanlarını açan esnaflar akşam saat 6’da kapatmak zorunda kalıyorlar. Buna ilaveten hafta sonları kapalı olan esnaflar 23 Nisan’da da kapalı olunca isyan bayrağını çektiler.

23 Nisan’da esnaflara yasaklar uygulanıyorsa süper marketler niye açık diye soran esnaflar çifte standart uygulanıyor açıklamasında bulunuyorlar.

Madem yasaklar var o zaman herkese uygulanmalıdır diyen esnaflar, yetkililere ve devlete seslenerek kiracıların durumunu ne olacak diye soruyorlar.

Ev sahiplerinin her ay kirayı istediklerini ve ödeyemezsen dükkanı boşalt dediklerini ifade eden esnaflar sorumlu kişileri göreve davet ediyorlar.

Dün görüştüğüm esnafın feryadını sizlere aktarıyorum.

‘’4 yıldır kiracılık yapıyorum. Kiramı 1 gün bile geciktirmemeye özen gösterdim. Son 1 yıl içinde işler hepten bozuldu. Bazen siftah yapmadan dükkanı kapatıyorum.

Ay sonu gelecek diye korkuyorum. Psikolojim iyice bozuldu, nereden ne bulacağım nereden ne yapacağım diye düşünmekten saçlarım döküldü.

Kiramı ödeyemez duruma geldim. Sadece kira mı, muhasebe, elektrik, doğalgaz, su, stopaj, vergi, kredi ödemeleri derken bittik tükendik.

Devletimiz destek amaçlı kredi veriyor. Yahu krediyi zaten her yerden alıyoruz. Geri ödemesi nasıl olacak? 6 ay sonra ödemeye başladığımız kredinin günü geldi ve her gün telefon geliyor. Gününüz geçti ödemenizi yapınız diyorlar.

Yoldan geçeni yakalayıp dükkana getiresim geliyor. Yok abi yok işte yok. Ev sahipleri duyarlı davranmıyorlar, halimizden anlamıyorlar, para da para diyorlar.

Devletten ricamız ev sahiplerine çağrı yapsınlar. Şu hastalıklar geçinceye kadar 3-5 ay kira almasınlar. Ev sahiplerini uyarsınlar başka bir şey istemiyoruz.

Biz kapalı iken büyük marketler para basıyorlar. Böyle iş olmaz, çifte standart uygulanıyor. Bu marketlerin tuzu kuru arkadaşlar, bizim halimiz ne olacak?

Süper marketler vergilerini başka şehirlere ödüyorlar. Ama parayı Düzce’de kazanıyorlar. Biz vergimizi Düzce’ye ödüyoruz ama dükkanımız kapalı nasıl olacak bu iş?

Bağlı olduğumuz odalara sesleniyorum. Valimize, siyasilerimize, vekillerimize sesleniyorum. Kiracılara bir çare bulun. Şu ev sahiplerini durdurun ki bizler de yok olmayalım.

Korona hastalığına inanıyoruz. Ama biz kapalıyız büyük yerler açık bunu anlamıyoruz. Bizim sesimizi kim duyacak? Bizlere kim yardımcı olacak? Bizim halimiz ne olacak?

En güzel iş memur olmakmış. İşe gitsen de gitmesen de maaşın hesaba yatıyor. Biz de nerede ne var düşünüyoruz. Satacak bir şeyler arıyoruz. Bazı esnaflar kira ödemediği için rahatlar. Onlar bizim halimizden anlamazlar. İnşallah sesimizi duyan birileri olur.’’

Esnafın halinden kim anlar? Esnaf olanlar anlar. Masa başındaki ne anlar esnafın halinden. Düzce’de buluna bazı oda başkanları çatlak sesler çıkarıyorlar. Yani Düzce’de açıklama yaparak esnafı değil kendilerini rahatlatıyorlar.

Arkadaş bütün oda başkanları toplanıp Ankara’ya gitsinler. Düzce’nin sesini Düzce’de değil Ankara’da duyursunlar.

Esnafların halinden anlamak için esnaf olmak gerekir. Kiracıların halinden anlamak için de kiracı olmak gerekir.

İnşallah her şey yoluna girer ve ortalık rahata kavuşur.

Esenkalın…