Prof. Dr. Celal ERBAY
Prof. Dr. Celal ERBAY

Yeni Yüzyıl Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekanı

Hayırlı olsun!

  • 16.03.2023 10:06

SEVGİLİ dostlar; geçtiğimiz hafta, 10 Mart Cuma günü sayın Cumhurbaşkanımız, Anayasa’nın kendisine vermiş olduğu yetki doğrultusunda, normal olarak 18 Haziran’da yapılması gereken 2023 Cumhurbaşkanlığı ve TBMM seçimlerini, Üniversite giriş sınavlarının Haziran’da olması, Hac Mevsimi’nin başlaması, okulların tatile girmesiyle birlikte herkesin yaz programlarına koyulacağını göz önünde bulundurarak, bir nevi zaman ayarlaması mahiyetinde, seçimlerin öne alınmasına yönelik kararını imzaladı ve bu Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi aynı gün Resmî Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe girdi.

Böylece, “yeter artık söz milletindir” belirlemesiyle yüce Milletimizin makus tarihini canlandırarak tarihî misyonu doğrultusunda onun önünü açan yeni bir 14 Mayıs’ta 2023 Cumhurbaşkanlığı ve TBMM seçimleri yapılacak inşallah…

PEKİ BATI NE DEMEK İSTİYOR!

Türkiye’deki seçim sürecini analiz eden Londra merkezli The Economist dergisi, Kılıçdaroğlu’nun adaylığının kendileri için umut kaynağı olduğunu ima ederek, Kılıçdaroğlu’nun Erdoğan’ın icraatlarını ortadan kaldırabileceğine yer verdi. Demek ki, Kılıçdaroğlu’nun “Temiz Para” arayışları süreci içinde Londra’daki Rockefeller’in varisleri başta olmak üzere, para babalarını dolaşıken taraflar, birbirlerini yakınen tanımışlar ve sayın Kılıçdaroğlu, kendilerine güven vermiş ki, onun adaylığına ümit bağlamışlar. Boşuna dememişler; “şecaat arz ederken merd-i kıptî sirkatin söyler” diye…

Fakat doğruya doğru… Dergi masada kalkışların, 1990’ların koalisyon hükümetlerinin devrilişlerini hatırlattığı itiraftan sonra, Kılıçdaroğlu’nun adaylığının açıklanmasını müteakiben yaptığı konuşma esnasında Saadet dışındaki müttefiklerinin asık suratla kendisini dinlediklerine vurgu yapmaktan da kaçınmamıştı.

ANADAN BABADAN CHP’LİLER MİLLET İTTİFAKININ ADAYI İÇİN NE DEDİLER?

Merhum Deniz Baykal’ın kızı Aslı Baykal, 9 Mart 2023 tarihli paylaşımıyla Kemal Kılıçdaroğlu’nu yerden yere vururken Cumhurbaşkanı Erdoğan’a da övgü dolu sözler sarf etti. Türkiye, 2023 seçimlerine adım adım ilerlerken bir yıldır Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın karşısına aday çıkaramayan 6’lı Masa nihayet geçtiğimiz günlerde beklenen açıklamayı yapabildi diyen sayın Baykal, Kılıçdaroğlu’nun seçime ittifakın tek adayı olarak gitmek için uğraştığına vurgu yaparken, sayın Erdoğan’dan demokrasiyi benimseyen bir lider olarak söz etti.

MİLLET İTTİFAKI, ADAYINI AÇIKLADIKTAN SONRA KANDİL NE DEDİ!

Millet İttifakı Cumhurbaşkanı adayını ilan ettikten sonra, Kandil’in bu açıklama karşısında ne diyeceği, bir bakıma onun siyasi uzantısı olan HDP’yi nasıl yönlendireceği merak konusuydu. Zira HDP, 27 Eylül 2021’de 11 maddeden müteşekkil “Demokrasi Tutum Belgesi” başlığı altında kayyım atamalarının kaldırılmasını, “Barışçı Dış Politika” başlığı altında da sınır ötesi operasyonların durdurulmasını istemiş, Kılıçdaroğlu da bu güne kadar HDP’nin bu taleplerine karşı saygıda kusur etmemiş; hatta en son Meclis’te sınır ötesi operasyonlara yönelik yetki tezkeresi görüşmelerinde CHP red oyu vermişti.

Nihayet Kandil’den beklenen açıklama 12 Mart 2023 saat 14.33 itibariyle PKK elebaşışı Mustafa Karasu’dan geldi. Mustafa Karasu açıklamasında, Millet İttifakının Cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu’na yönelik HDP’ye şu talimatı veriyordu; “Ortak hareket edin, Erdoğan gidicidir.”

Nitekim önümüzdeki günlerde “bir oy daha fazla kazanma uğruna” Kılıçdaroğlu, HDP ile görüşecek ve bugüne kadar 6’lı Masa’nın altında varlığını her daim hissettiren gizli ortağın varlığı, böylece aleniyet kazanacak. Daha cumhurbaşkanı olmadan devletimizin bekası, vatanımızın bütünlüğünün hukukî dayanağını pekiştirecek olan tezkereye red oyu verecek olan Kılıçdaroğlu, bakalım Cumhurbaşkanı adayı olarak HDP’nin Kayyım Rejimi’ne ve Barışçı Dış Politika adı altında sınır ötesi güvenliğimizi ve iç huzurumuzu zaafa uğratacak nitelikte, ileri süreceği şartlar karşısında, Türkiye’nin güney sınır güvenliği ve iç barışının teminine yönelik nasıl bir yol izleyecek…

HDP, HÜDAPAR’LA YAN YANA GETİRİLEBİLİR Mİ?

Birkaç gün önce HÜDA PAR Genel Başkanı, Cumhurbaşkanlığı seçiminde, Cumhur İttifakının adayını destekleyeceklerini açıkladı. HÜDA PAR, kökü mazide olan bu asil milletin bir parçasıdır. Milletiyle ruh ve mana bütünlüğü içerisinde, tarih derinliklerinde buluşmuş, karakter ve iman hamuru aynı teknede karılmış, Alparslanların, Selahaddin Eyyubilerin saflarında birlikte saf tutmuş omuz omuza karşı tarafla vuruşmuş, bu toprakları birlikte vatana dönüştürmüşlerdir.

Dolayısıyla HÜDAPAR’ı etnik köken birlikteliğinde hareket edecek HDP ile yan yana getiremezsiniz. Zira HÜDA PAR’ın önünde Diyarbakır analarını göremezsiniz. Bu güne kadar HÜDA PAR bir eylem yapmamış, çocuk kaçırmamış, tren garında, AVM önünde bomba patlatmamış. HÜDA PAR’ın devletin üniter yapısıyla da bir problemi yoktur. Nitekim Genel Başkanları sayın Yazıcıoğlu, Cumhur İttifakının adayına destek vereceklerini Türk Bayrağı’nın yanında durarak açıklamıştı. Ama, sayın Kılıçdaroğlu’nun kürt kökenli Başdanışmanı Nurişervan Elçi, CHP Genel Merkezinde basın toplantısı yaparken, bulunduğu yerdeki bütün Türk Bayraklarını kaldırtmıştı.

BİZİM EN ÖNEMLİ İŞİMİZ, BÜYÜK DEPREMİN YARALARINI SARMAKTIR!

Sevgili dostlar, bu gün için gerek devlet olarak gerek sosyal kurum ve kuruluşlar olarak, gerek fert olarak her birimizin en önemli görevi, gündemimizin birinci maddesi, depremin yaralarını sarmak, tarumar olan şehirlerimizi, köy ve obalarımızı eski haline getirerek, mağdur olan kardeşlerimizin yüzünü güldürmektir. Seçmek, seçilmek bir haktır, demokrasi vazgeçemeyeceğimiz bir olgu ve eşsiz bir imkandır, Ama hiç unutmayalım ki, bizim önde gelen sorumluluğumuz depremin yaralarını sarmaktır.

Bu hususta Kahramanmaraş’ın Dulkadiroğlu ilçesinde çadır kentleri gezen Darıca Belediye  Başkanı’na yönelik depremzede bir hanımefendinin yapmış olduğu açıklama çok manidardı; “Hangi birimize ev vereceksiniz? Bize Nasılsınız, iyi misiniz kardeşim demeniz yeterli… Allah sizden razı olsun. Hep buradasınız.” Anadolu insanının asaletini temsil eden hanımefendi, sözlerine şöyle devam ediyordu;   Cumhurbaşkanımız her şeyi yapacak, inanıyorum… Herkes gitti, yardım severler gitti… Sadece devletimiz burada kaldı. Allaha şükürler olsun… Kızılay geldi, her gün yemek getiriyor. Allah devletimize zeval vermesin.”  Tam da Şeyh Edebali merhumun Osman Gazi’ye vasiyeti doğrultusunda “İNSANI YAŞATKİ, DEVLET YAŞASIN” düsturunun canlı örneği…

DEPREM BÖLGESİNİ KİM AYAĞA KALDIRIR!

MAK Danışmanlık tarafından, Türkiye genelinde yapılan ve 09.03.2023’de yayınlanan bir ankete göre, deprem sonrası şehirlerin yeniden kurulmasında halkın, Kılıçdaroğlu’na duyduğu güven %30’da kalırken, Erdoğan’a duyulan güvenin %70 olduğu ortaya çıktı. Elbette ki halkın duymuş olduğu bu güvenin temelinde Elazığ, Van, Bingöl, İzmir gibi illerimizde deprem sonucu evi-barkı yıkılan vatandaşlarımıza, vaad edilen süre içerisinde, evlerinin yenilenmiş olarak teslim edilmeleri ile birlikte, yangınlar ve seller sonucu yanan veya yıkılan evlerin vaad edilen süre içinde yapılıp sahiplerine teslim edilmiş olma gerçeği yatıyordu.

Kısacası Allah devletimize zeval vermesin. İnşallah Devlet- Millet hassasiyet ve birlikteliği içerisinde yıkılan bütün çatılar çatılacak, depremzede kardeşlerimizin yaraları sarılacaktır.

Kalın sağlıcakla sevgili dostlar.

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Düzce Postası Gazetecilik Matbaacılık Ticaret Ltd. Şti. (www.duzcepostasi.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Mobil Uygulamalarımız

IOS UygulamamızAndroid Uygulamamız