- 30.03.2023 11:26
- (14)
Sevgili dostlar; geçtiğimiz Pazartesi günü itibariyle 14 Mayıs 2023’de yapılacak olan Başkanlık seçiminde Cumhurbaşkanı adaylarının Yüksek Seçim Kurulu’na başvuru süreleri sona erdi ve YSK Başkanı sayın Ahmet Yener Cumhurbaşkanı adaylarının Recep Tayyip Erdoğan, Kemal Kılıçdaroğlu, Muharrem İnce ve Sinan Oğan olduğunu kamu oyuna duyurdu.
Recep Tayyip Erdoğan, Cumhur İttifakının adayı. Nitekim Ak Parti ve MHP parti gurupları, ayrı ayrı grup kararı alarak Cumhurbaşkanı adaylarının Recep Tayyip Erdoğan olduğunu YSK’ya bildirdiler.
Mecliste grubu bulunmamaları sebebiyle Muharrem İnce ve Sinan Oğan’ı, her birini ayrı ayrı, 100 bin vatandaşımız müşterek imzalarıyla aday gösterdiler. Kemal Kılıçdaroğlu ise, her ne kadar formel olarak almış oldukları grup kararıyla CHP ve İyi Parti Grupları aday gösterdi iseler de, başta HDP olmak üzere Kılıçdaroğlu’nun adaylığını sahiplenenlerin sayısı bihayli kabarıktı.
6’lı Masa’nın kendi adaylarını belirlemeleri esnasında sergilemiş oldukları ayak oyunları karşısında HDP’nin takip ettiği süreç dikkat çekici idi. Başlangıçta HDP, kendi adayı ile seçime gireceğini açıklamış ve dikkatli bir şekilde 6’lı Masa’yı seyre koyulmuştu.
Devletin “son terörist kalıncaya kadar harekata devam edeceğiz” açıklamasıyla birlikte, pratikte vatanın bütünlüğüne milletin birlik ve dirliğine kasdeden teröristleri sınır ötesinde olsa bile takip edip etkisiz kılmaya yönelik devam eden devletin ciddiyeti karşısında KANDİL’den beklenen haber gelmişti. Nitekim bizzat PKK elebaşı Mustafa Karasu “son terörist kalıncaya kadar harekata devam edeceğiz” diyenleri durdurmamız lazım diyerek Kılıçdaroğlu’nun adaylığını desteklemiş ve HDP’ye “Millet İttifakı ile ortak hareket edin” talimatını vermişti. Diğer iki elebaşısı Duran Kalkan, Murat Karayılan da onu desteklemişlerdi.
Ve nihayet masanın altında saklı tutulan HDP’nin etkinliği masanın üstüne abanıp, ayan beyan su yüzüne çıkınca masanın sakinleri arasında meydana gelen depresyon, yine dış aktörlerin araya girmesiyle yatıştırılmış ve 6’lı Masa, 6 Mart’ta Kılıçdaroğlu’nu Cumhurbaşkanı adayı olarak açıklamıştı.
Kılıçdaroğlu’nun Cumhurbaşkanlığı adaylığının açıklanmasıyla birlikte daha etkin bir tavır sergileyen Kandil, peş peşe yayınladığı videolarda adeta Kılıçdaroğlu’nun fahri rehberi olmuştu. Süreç şöyle devam etmişti; 8 Mart 2023’de Demirtaş, 6’lı Masa’yı sallayan Akşener’e parmak sallayan bir mektup göndermişti. Bunu müteakiben 12 Mart 2023’de PKK’nın Kandil’deki elebaşısı Mustafa Karasu’dan HDP’ye “Kılıçdaroğlu için gerekeni yapın” talimatı gitmişti.
Bu doğrultuda 18 Mart 2023’de, hem de Çanakkale Ruhu’nun dünyaya arz-ı endam edişinin yıl dönümünde, HDP’nin 27.09.2021 tarihli tutum belgesi Kılıçdaroğlu’nun önüne konulmuş ve böylece müteakip günlerde gerçekleşecek olan HDP-Kılıçdaroğlu görüşmesi öncesi, sayın ADAY’ın HDP’nin temel kabullenişlerini bellemesi hususunda kendisine yardımcı olunulmuştu.
Nitekim 20 Mart 2023’te TBMM çatısı altında HDP-Kılıçdaroğlu görüşmesi gerçekleşmiş, HDP heyeti Cumhurbaşkanı adayından, Millet İttifakı’nın Cumhurbaşkanı adayı sıfatıyla “bütün sorunların TBMM çatısı altında çözülebileceği” sözünü aldıktan sonra 22 Mart 2023 tarihinde, Kılıçdaroğlu lehine HDP olarak Cumhurbaşkanlığı seçimine yönelik aday çıkarmayacaklarını iç ve dış kamuoyuna ilan etmişti. O kadar ki, gelmiş oldukları noktada Kandil’in elebaşlılarından PKK’lı Dursun Kalkan 23 Mart 2023 günü, “6’lı Masa’nın önünün açıldığı” şeklinde bir açıklama yapma zorunluluğu duymuştu.
Böylece HDP, 6’lı Masa’nın vaktiyle görünmeyen, ama şimdi varlığı aleniyet kazanan bir ortağı olarak, masanın diğer bileşenlerinden daha etkin bir şekilde, 6’lı Masa’nın değil de sanki sırf kendi adaylarıymış gibi sayın Kılıçdaroğlu’nun seçilmesi için çalışmaya başlamış durumdalar.
DİKKAT ÇEKEN BİR HUSUS!
HDP’nin ADAY’A yönelik çalışmaları yalnız yurt içinde değil, belki de daha hızlı bir şekilde yurt dışında devam ediyor. Nitekim Paris’te HDP adına seçim çalışmaları yürüten Veysel Keser isimli şahıs, HDP’nin bu seçimde kilit parti olduğunu ifade ederek “Herkes bilsin ki, sayın Kılıçdaroğlu’nun aday olmasını bile HDP’nin siyaseti sağladı” dedikten sonra devamla “HDP, Kılıçdaroğlu’nun dışındaki isimlerin aday olması durumunda onları desteklemeyeceğini sürekli deklare etti” vurgusunu yapan Veysel Keser, yandaşlarına bir de uyarıda bulunuyordu; “ Bu şansı kaçırmamamız lazım” diyerek.
Şimdi sormak lazım; doğru söyleyin beyler, Kılıçdaroğlu kimin adayı? 6’lı Masa’nın mı, yoksa gizlenmiş haliyle dahi masanın altında bile varlığı, masanın etrafında oturanlar tarafından inkar edilen, ama şimdi masanın üstünde arz-ı endam eden HDP’nin mi? Yoksa Allah korusun KANDİL’in mi? Yoksa Kandil’in de hamisi, CIA ve ABD patronu Biden mı? Artık onun kimin adayı olduğunu 14 Mayıs günü sandıkta, “yeter artık söz de karar da benimdir” diyen, kökü mazide olan bu asil millet, tarihi misyonu doğrultusunda belirleyecektir.
PERŞEMBENİN GELİŞİ ÇARŞAMBADAN BELLİDİR!
Yukarıda arz ettiğim endişeleri yalnız ben taşımıyorum.. ”Çocuk katilini övenle kazanmaktansa kaybedelim” diyen ve vicdanının sesine kulak veren sorumluluk sahibi erdemli insanlar da var karşı tarafın içinde…
Hatta “ben kendi adıma bu vebale ortak olamayacağım” deyip partisinden 28. Dönem milletvekilliği adaylık başvurusunda bulunmayan sayın Ağıralioğlu helalleşmek üzere, dün itibariyle sayın Genel Başkanından randevu talebinde bulunduğunu kamuoyuna açıklamış, görüşme talebi kabul edilmeyince de sayın Ağıralioğlu 29.03.2023 tarihli yazılı beyanıyla partisinden istifa etmişti.
Demek ki, güneşi balçıkla sıvamak, maddi hakikatleri gerçek dışı bir takım algı metodlarıyla örtmek öyle kolay değil. Karakter hamuru bu milletin ruh ve mana kazanında yoğrulmuş, sahip olduğu hars ve değerlerini bilince dönüştürmüş şahsiyetler, her zaman o şuur ve bilincin sesini duyar. Sayın Ağıralioğlu’nun yaptığı da işte budur. Kamu vicdanının sesine kulak veren sayın Ağıralioğlu’nu tebrik ediyorum.
Kalın sağlıcakla sevgili dostlar
Yorum Yap