Şöyleki; Yeşil Hat üzerinde, Türklerle Rumların bir arada yaşadığı karma bir köy var… Bu köyün adı “Pile”… Türk kesiminden “Pile”ye, “Pile”den, KKTC bölgesine, Beyarmudu sınır kapısını geçmeden, İngiliz Üstleri ve Rum Kesiminin kontrolüne tabi tutulmadan geçmek mümkün değildi.

İşte şu andaki haliyle, fiilen Rum Kesiminin ve İngiliz üstlerinin insafına terk edilmiş olan Türk insanının hayatını kolaylaştırmak, onların kendi egemenlik alanları içerisindeki seyahatlerini rahat bir şekilde gerçekleştirmelerini, bilhassa “Pile” köyünde yaşayan Türkler’in KKTC ile ulaşımını fiilen mümkün kılabilmek için Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti, hayati öneme sahip Pile-Yiğitler yolu projesini devreye aldı.

Bu proje tamamen Yeşil Hat üzerinde bulunan Pile Köyü’nde yaşayan Türklerin KKTC ile ulaşımını kolaylaştırmak gayesinden başka hiçbir art niyet taşımadığı ve projenin uygulama alanı tamamen KKTC’nin egemenlik alanı içerisinde yer aldığı halde BM Barış Gücü Kuvvetleri bu projenin hayata geçirilmesini engellemeye çalıştı. Bu bağlamda şantiye alanında iş makinelerinin önüne dikenli teller çekildi. Bunun ötesinde BM Barış Gücü Kuvvetleri,  Türk Güvenlik güçlerinin karşısında adeta bir duvar örmeye kalktı.

Ama KKTC Emniyet Güçleri, tamamen kendi egemenlik alanı içerisinde uygulamaya konulmuş olan bu projenin hayata geçirilmesine yönelik söz konusu olan engellemeler, kim tarafından ortaya konulmuş olursa olsun ona seyirci kalmayacaktı.

Nitekim bu hassasiyetin tabiî sonucu KKTC güvenlik güçleri ile BM Barış Gücü Kuvvetleri arasında yaşanan kısa bir gerilimi müteakiben,  BM Barış Gücü Kuvvetlerinin Yeşil Hat’ta doğru geri çekilmesinden sonra iş makinalarının önüne çekilen dikenli teller kesilmiş, kurulan BARİKATLAR güneye doğru sürüklenerek bütün engeller ortadan kaldırılmış ve Pile-Yiğitler Yolu projesinin yapımına bilfiil başlanmıştı.

EGEMENLİK ALANIMIZDA YAPTIĞIMIZ DÜZENLEME YUNAN’I ÇOK RAHATSIZ ETTİ

KKTC’nin kendi egemenlik alanında, yerleşim birimleri arasındaki geliş-gidişleri kolaylaştırıp Kıbrıs Türkü’nün huzuruna katkı sunmaya yönelik ilkeli tavır ve tasarrufu hem Yunanistan’ı hem de Rum kesimini haddinden artık rahatsız etmişti.

Miçotakis, sanki ortada hukuka aykırı bir durum varmış gibi, hemen GKRY Cumhurbaşkanını arayarak kendisine desteğini iletmiş ve sosyal medya hesabından, KKTC’nin egemenlik sahasında önüne çıkan, yoluna barikat kuran, Birleşmiş Milletler Barış Gücüne “yolumdan çekil” demesini kabul edilemez bulduğunu açıklamıştı. Bunlar hep böyledir; zorunlu ihtiyaçlarını giderirken hep aynı çanağı kullanırlar. Değişmeyen özellikleri; bu güne kadar mazlumu hep ezmişlerdir, ama mazlumu ağlamaya bile bırakmamışlardır. Bir de kalkmış, Kıbrısın tamamı kendilerine aitmiş gibi “Yunanistan ve Kıbrıs uluslararası düzeyde uygun önlemleri almak için koordineli haldedir” diyerek bizi, BM Güvenlik Konseyi ile tehdit etmişti.

NEREYE BAŞVURURSAN VUR;

ARTIK SENİN KARŞINDA YENİ TÜRKİYE VAR!

Karşı tarafın, BM Barış Gücüyle organize hareket etmesi karşısında, KKTC Dışişleri Bakanı Sayın Tahsin Ertuğruloğlu’nun yapmış olduğu yazılı açıklamayla; Pile-Yiğitler Yolu Projesinden geri dönüşün olmayacağına vurgu yaparak, bu projenin son derece insanî amaçlarla, hiçbir art niyet olmadan, tamamen Kıbrıs Türkü’nün hayatını kolaylaştırmak için hazırlandığını ifade etmesi ve “kararlılığımızdan geri adım atmayacağız” şeklinde kesin irade ortaya koyması üzerine Yunanistan ve GKRY acilen BM Güvenlik Konseyi’ni büyük ümitlerle toplantıya çağırdılar.

Bunun üzerine dünyanın bin bir türlü görülesi problemi dururken, kendi öz yurdunda, yoluna çıkan ve gücü varsayıma dayanan, buna rağmen yanlış yorum ve yetki gasbı doğrultusunda güç kullanmaya kalkışan YETKİ GASIBI bir oluşuma “ÇEKİL YOLUMDAN” dediği için, olay mahallinin mutlak hak ve egemenlik sahibi olan KKTC’yi kınama gündemiyle BM Güvenlik Konseyi toplandı.

Bütün bu gelişmelerin ardından, aralarındaki “5, Dünyadan Büyüktür” kabullenişi doğrultusunda ABD, Fransa ve Çin, İngiltere’nin önerisi üzerine KKTC’yi kınamak istediler. Ancak Rusya, BM’nin dünyadaki asıl meselelere odaklanması gerektiğini hatırlatarak, BM Güvenlik Konseyi’nin KKTC’yi kınayan tasarısını VETO etti.

Böylece; ilkeli duruşu, başkaları tarafından kurulan düzen ve oluşturulan planlara uyan değil, bizatihi kendisi plan üretip düzen tesis eden ve artık hatırı sayılır bir ülke sıfatına sahip olan YENİ TÜRKİYE, bu kararla uluslararası düzeyde en saygın ödülünü almış oluyordu. Hayırlı olsun…

Kalın sağlıcakla sevgili dostlar