Belediye ile etkili bir şekilde çalışabiliyorsanız iyi bir muhtarsınızdır zaten. Hizmeti alırken mücadele etmek zorundasınız. İstemeden hiçbir şey olmaz.
Şu an mahallede yapılacak bir şey olduğunu düşünmüyorum. Tabii herkesin kendine göre istediği bir şeyler illa ki vardır. Ama genel hatlarıyla bakılınca mahallemde bir eksiklik olduğunu düşünmüyorum. Nerdeyse mahallemin yüzde doksan oranla her şeyin tam olduğunu düşünüyorum. Altyapısıyla, üstyapısıyla, parklarımızla, kaldırımlarıyla eksiksiz bir mahalledir. Bunun dışında sokak hayvanları büyük bir sıkıntı. İnsanlar gece işlerinden evlerine gelirken korkarak yollardan geçiyorlar. Bisikletliye, motorlu araçlıya saldırmalar oldukça fazla. Hayvan severler bu konuda tepki gösteriyorlar diğer yandan da insan hakları diye bir şey var. İki tarafın gönlünü yapmakta oldukça zor. Belediyemiz tarafından barınakların arttırılması gerektiğini düşünüyorum. Genel anlamda mahallem için Düzce'nin en sorunsuz mahallesi desem yeridir.
“ÇOK GÜZEL BİR MAHALLEYE SAHİBİZ”
Şimdiye kadar bir sıkıntı yaşamadım. Her görüşmek istediğim yer kapısını açtı. Alabildiğimizi alabildik. Bazen zor olabiliyor ama zor da olsa peşinden gittiğiniz sürece o hizmeti bir şekilde alabiliyorsunuz.
Mahalle sakinleri ile aram gayet iyi. Tabi olumlu olarak bakan ve olumsuz olarak bakan da var. Herkesi kendimizi sevdirmekte mükellef değiliz. Ama genel olarak çoğunluğun sevdiğini söyleyebilirim. Anlaşamayacağımız bir sorun yok diyebilirim. Çok güzel bir mahalleye sahibiz. Benim de bir sıkıntım yok.
İlginç olaylarla da karşılaşıyoruz. Mesela en çok geceleri suç unsuru teşkil eden durumlarda, emniyetin evlere girmesi gereken zamanlarda muhtar olmadan giremedikleri için bulunmam gerekiyor. Bu zamanlarda ilginç olaylara şahit oluyorum.
Bir dönem daha niyetim var. Dışardan bakıldığında muhtarlık kolay bir iş olarak görünüyor ve insanlar buna göre bu işin içine giriyor. Ancak girdiklerinde aslında kolay olmadığını ve işin zorluklarını gördüklerinde bilseydik bu işe girmezdik diyorlar. O nedenle muhtarlığı bir espri olarak görmemelerini ve hizmet verebilmenin zorluklarını göz önünde bulundurarak, ciddiyetle bu işe girmelerini tavsiye ederim.
“SEVEREK VE İSTEYEREK YAPIYORUM”
2009 yılında yapılan yerel seçimlerde muhtarlık koltuğuna oturan ve 13 yıldır muhtarlık yapan Halit Özdemir, doğma büyüme Düzceli olduğunu ve 1980 yılında bu yana da Uzunmustafa Mahallesi’nde ikamet ettiğini söyledi.
Özdemir, muhtar olmaya nasıl karar verdiğini şöyle anlattı: “Bir arkadaşımın vesilesi ile oldum diyebilirim. O zamanlar kelebek mobilyada çalışıyordum. 17 yıllık bir işçilik hayatım vardı. 2006 yılında işçilik hayatım feshedilince ve kendimi bir boşlukta bulunca bir arkadaşımın da neden muhtarlığa adaylığını koymuyorsun sorusuyla başlama kararı aldım. 2009 seçimlerine bu şekilde girdim, Allah’ta nasip etti, kazandım ve hala buradayım.”
Mahallenin 7 bin nüfusa sahip olduğunu dile getiren Özdemir, seçmen sayısının ise 4 bin 200 civarında olduğunu belirtti.
Muhtar olmaktan memnun olduğunu belirten Özdemir, “Yaptığım ve yapacağım işleri severek ve isteyerek yapıyorum. Öyle olmasa bu işin yapılacağını düşünmüyorum, biraz gönül işi olduğunu düşünüyorum” diyor.
MAHALLESİNE KAZANDIRDIKLARI
Benim geldiğimde bu muhtarlık yoktu, park yoktu. Konak sitesinin yanındaki park yoktu. Alparslan Türkeş bulvarını açtırdım. Hiç kolay değildi, çok zorluklar çektim. Gerek asfaltlamalar olsun gerekse kaldırımları mahallemize kazandırdım. İlk geldiğimde sadece Uzunmustafa’da kaldırım vardı. Diğer yerlere baktığımızda bunların hiçbiri yoktu. Çok iyi çalışma dönemlerimiz oldu, hala da devam ediyoruz.
AKLINDA OLAN YENİLİKLER
Bir iki sokakta altyapı sorunumuz var bunları halledeceğiz. Eskiden köy olduğu için genişletilmesi gereken birkaç yolumuz var. Bunların içinden bir sokağımızı genişlettik.
Editör:
Ç. Diger