Son Dakika
- 17:10 - Sandıkların kapanması ile oy sayma işlemine geçildi
- 16:51 - Düzce Meslek Yüksek Okulu’nda oyunu verdi
- 16:05 - İtfaiye ekiplerini aradı
- 16:02 - 8 araç hasar gördü
- 15:58 - Gazi Mustafa Kemal İlkokulunda oyunu kullandı
- 15:55 - 26 seçmen için oy sandığı evlerine gitti
- 15:50 - 14 Mayıs’ta oy kullanamamıştı
- 15:46 - "Demokrasi bayramı"
- 15:25 - Çocukların eğlencesi kötü bitti
- 15:21 - Huzurevi sakinleri ikinci tur için sandığa gitti
Hanife Gür: Kadınlar korkmasınlar
Muhtar olduğu andan itibaren “zorlayıcı, bekletici, keşke bu da olsaydı dediği” bir durumla karşılaşmadığını ifade eden Hanife Gür, “Kadınlarımız korkmasınlar, muhtar adayı olsunlar, siyasette yerlerini alsınlar” çağrısı yaptı.

“YOLU AÇTIK, 4 KADIN MUHTAR OLDUK”
Karahacımusa Mahallesi’nde doğup büyüdüğünü ve Düzce’nin ilk kadın muhtarı olarak mahallesine 3 dönemdir hizmet ettiğini ifade eden Hanife Gür, “2009’da ben muhtar olduktan sonra 2015 senesinde Hasanlar Köyü’nde İlknur Hanım muhtar oldu. 2019 seçimlerinde Yeni Mahalle olmuş Yahyalar’da Ayşe Yıldırım muhtar oldu. Yine 2019 mahalli seçimlerinde Kaynaşlı ilçemizin Kumluca Mahallesi’nde Macide Acar hanımefendi oldu. Yani sonuç itibariyle biz 4 kadın muhtarız. Yolu açtık. Kadın muhtarlarımız da çok güzel çalışıyor. Hepsine ayrı ayrı tek tek başarılar diliyorum” dedi.
“KADINLAR ARKAMDA DURUNCA MUHTARLIĞA KARAR VERDİM”
Gür, muhtar olmaya nasıl karar verdiğini ise şöyle anlattı: “Esnaflık yaparken, Pazarcılar Odası başkanlığını yürütmekteydim, emekli oldum. O arada da mahallemdeki özellikle kadınlar, ‘Abla hadi gel muhtar ol. Önümüzde yerel seçimler var. Seçimlerde biz sana destek oluruz. Senin bu esnaf teşkilatlarında yaptıkların ve yapacakların bizim için teminat. Mahallemizin hizmete ihtiyacının olduğu şu zamanlarda mahalle muhtarı olarak sizi görmekten mutluluk duyacağız’ diye arkamda durmalarıyla mahalle muhtarlığına aday olmaya karar verdim. Evimde bu düşüncemi paylaştım. Ailem de arkamda durdu. Onların sayesinde muhtar oldum.”
“NEDEN MAHALLEYE MUHTAR OLMASIN?”
Muhtar olmaktan memnun olduğunu ifade eden Hanife Gür, “Allah tüm kadınlara muhtar olmayı nasip etsin. Çünkü bir evi çekip çeviren kadındır. Çocukları büyüten kadın, evinde sorunları çözüme kavuşturan kadın. Neden mahalleye muhtar olmasın? Neden mahallenin sorunlarına çözüm getirmesin? Neden mahallesi için devletle arada bir köprü olmasın? O yüzden ben muhtarlık mesleğini zor görmüyorum. Gayet doğal, basit ve kolay görüyorum. Allah başarılarımızı daim etsin diyorum” dedi.
“KADINLARIMIZ KORKMASINLAR”
Gür, “Tekrar aday olmayı düşünüyor musunuz?” sorumuza, “Evet, 2023 yılı seçimlerinde muhtar adayıyım Allah nasip ederse. Zaten devletimizin de kurum ve kuruluşlarıyla yapmış olduğumuz bu çalışmalar yapacaklarımızın da teminatıdır diyorum ve tekrar adayım. Bununla birlikte kadınlarımız korkmasınlar, muhtar adayı olsunlar, siyasette yerlerini alsınlar. Gerçi biz muhtarların siyasetle işi yok, ama siyasete de atılabilirler kendilerini hazırlasınlar diyorum” yanıtını verdi.
“ÇOK ÜZÜLÜYORUM VE BENİ ÇOK ETKİLİYOR”
Gür, “Kadın muhtar olmak zor mu? Avantajları ve dezavantajları neler?” sorusuna ise şu yanıtı verdi: “Her ne kadar çalışma hayatının içinden gelsem de tabi bazı zorlukları oluyor. Her ne kadar kanuni esaslar içinde görevi yerine getirsek de vicdanen de bir sorumluluğunuz oluyor. Örneğin biri bir konu hakkında istediğinin olmadığını söylediğinde ben çok üzülüyorum ve beni çok etkiliyor. Aslında bu duyguyu kaybetmeyerek başarılı oluyorsun. Ve tüm işler hallolduğunda oluşan mutluluğun ve heyecanın tadı çok başka oluyor. Kısaca genel bir şey söyleyecek olursam muhtar olduğum andan itibaren zorlayıcı, bekletici, keşke bu da olsaydı dediğim bir durumla karşılaşmadım. Doğru taleplerle çözülmeyen bir sorun olduğunu düşünmüyorum.”
“OT FESTİVALİNİ BU YIL YAPACAĞIZ”
Aynı zamanda Kent Konseyi Kadın Meclisi Başkanı da olan Hanife Gür, yaptıkları ve yapmayı planladıkları projelerden de söz ederek, “2019 Eylül ayında Kent Konseyi Kadın Meclis Başkanı olarak seçildim kadınlarımız tarafından. Çok hızlı bir çalışma dönemine girdik. 2 yılık bir pandemi sürecine rağmen hız kesmeden çalışmalara devam ettik ve ediyoruz. Tabi bu arada mahallemin kadınlarına da kadın meclisinde istihdam sağlayarak, birlik içinde devam etmek gerçekten çok güzel bir duygu. Yaptığımız çalışmalar tekrar ailelere, kadınlara, evlere dönen hizmetler olarak karşılarına çıkmakta. 5 yıldan beri ot festivali yapıyoruz. Geçtiğimiz yıl pandemi nedeniyle erteledik. Allah nasip ederse 2022 yılında yapacağız. Şu anda da hazırlık aşamasındayız diyebilirim. Bununla birlikte 3 defadır Kabak Şenliği yapıyoruz. Geçtiğimiz yıl kabak ve kestane diyerek kestanemizi de ekledik. Çünkü kestane gibi kabak diyorlar. Biz kestane ve kabağımızı pazarlamak istiyoruz. Yine bunu da 2022 yılında devam ettireceğiz. Kadınlarımızla beraber el ele başarılara imza atacağız. Sayın valimizin de bir projesi olan kadın emeği merkezi adına buradan bütün Düzce’deki kadınlara da seslenmek istiyorum. Kesinlikle evinde ve elinde olması şartıyla ürettiği ürünleri kadın emeği merkezimize satış için getirebilirler ve satışını sağlayabiliriz. Kendileri de ayrıca bizim kadın meclisimizde pazarlama ofisimize gelerek şovrumumuza ürettiklerini getirebilirler. Çocuklarını da buraya rahatlıkla bırakabilirler. Orada güzel bir anaokulumuz ve oyun gurubumuz var. Hem kendileri hem çocukları için bir şey yapmış olurlar. Böylelikle kadınlar da kendi gücünü göstermiş olur” şeklinde konuştu.
“İYİ BİR MUHTAR, CÖMERT OLMALI”
Karahacımusa Mahallesi Muhtarı Hanife Gür, Düzce Postası’nın sorularını yanıtladı. Mahallesinin ihtiyaçlarını ve kendisinin hedeflerini anlattı:
“Benim insani ilişkilerim çok kuvvetli. Daha önceden de 1988 senesinde Düzce’de Bağkur kurulduğunda insanlarla çok yüz yüze, iç içe, sürekli konuşarak çözüm bulduğumuz için, kurumu da burada irtibat bürosu olarak kurduğumuz için insanlar bana alışkın. Konuşarak, onların psikolojilerine inerek, onların gönüllerinde taht kurarak biz ilişkilerimizi kuvvetlendirdik. Her ne kadar 2 bin hane olsa da, bugün gördüğümde birebir onları tanıyarak nasıl olduklarını sorarım. Aramızda böyle bir samimiyet var ve her zaman kontrolü de elimde tutmaya çalışırım. Öyle olduğuna da inanıyorum.
Etkili bir muhtarlık her şeyden önce dirayetli bir yapıya sahip olarak, nazik bir tavırla insanların kalbinde taht kurmaktır. Dürüstlük, doğruluk, sevgide ve merhamette cömertlik her kapıyı açar diye düşünüyorum. Dünyada cömertlik olması gerektiğini düşünüyorum. İyi bir muhtar, iyi bir yönetici, iyi bir lider, cömert olmalı.
“FAYDALI YERLER AÇILABİLİR”
Kahvehanesi olmayan tek yer benim mahallem. Erkekler ne kadar orada toplanıp deşarj olduğunu düşünseler de ben boş insan toplaşması olarak değerlendiriyorum ve kütüphane vs. gibi daha faydalı yerler açılabilir diye düşünüyorum. Bunun dışında esnafın sorunu ne olabilir diye baktığımda; müşteri olabilir, güvenlik olabilir, yaya kaldırımları vs. olabilir. Tabi olduğunda da istişare ederek elimizden geldiğince gerekli kurumlarla görüşerek sorunları gidermeye gayret ediyoruz. Genel olarak esnaflarla aram iyidir.
Ben muhtar olmadan önce 17 olan mahalle sayısı, şu an 56’ya ulaştı. Yerinde ve ölçülü bir şekilde sorunlar paylaşıldığı takdirde çözüme kavuştuğuna şahit oluyorum. Ayrıca insanların da çok fazla sıkboğaz edilmesi taraftarı olmadığımı da belirtmek istiyorum.
“İÇİMDE UKDE KALAN BİR OLAY VAR”
Ben muhtar adayı olarak çıktığımda bir bayan eşinin yanında duruyordu. ‘Ben Hanife Gür Karahacı Musa Mahalle muhtarlığına adayım’ diyerek kendimi tanıtıyordum. Beyefendi ismini söyledi. Yanında duran eşine sizin isminiz nedir diye sordum. Beyefendi eşim ismini söylemek istemiyor dedi. Hanımefendinin koluna dokunarak ‘ben adımı söylüyorum, sen neden söylemiyorsun’ dedim, tekrar ‘söylemem’ dedi. Ardından ‘ne olacaksın sen’ diye bir soru yöneltti. Ben de ‘muhtar olmak istiyorum ve sizin oylarınıza talibim’ dedim. ‘Muhtarlık erkek işi sen ne yapacaksın’ dedi bana. Sonra bir daha döndü kaşlarını çatarak ‘yoksa sen erkek misin’ dedi. O zamanlar saçlarım biraz daha kısaydı. ‘Yoo’ dedim, yanına yanaştım kucakladım. ‘Yok yok erkeksin sen galiba diye’ ısrar etti. Sonra onunla güzel bir diyaloğumuz oldu ve o kadıncağızı hiç unutmadım. Yanına sık sık gittim, güzel bir iletişimimiz oldu. Unutamayacağım bir olay diyebilirim. Bir de içimde ukde kalan bir olay var. O da şöyle; zamanında bir iğne oyası kursu açmıştık ve kadınlara özel açılan bir kurstu. Bir beyefendi geldi ve katılmak istediğini söyledi. Durumu üzülerek anlattım fakat 10 erkek katılımcı bulunursa onlara özel de ders verilebileceğini söyledim. Ancak bu sayı sadece 3’e ulaştı ve bunu maalesef ki gerçekleştiremedik. Bu da benim içim de ukde kalmış bir olaydır.
“ÇALIŞMALARINA DEVAM ETSİNLER”
Geleceğin muhtar adaylarına tavsiyem; şimdiden çalışmaya başlasınlar. Olanca dürüstlükleriyle, kibarlıklarıyla, ona buna sataşmadan, belden aşağı vurmadan, kendi bilgi birikimleriyle, projeleriyle gelsinler. İnanın başarılı olacaklar. Zaten 2019 yerel seçimlerinde birçok kadın arkadaşım muhtar adayı oldu ve çok az bir oy farkı ile kaybettiler. Aynı şekilde çalışmalarına devam etsinler. Ben diyorum ki proje, proje, proje. Yeni adaylar mutlaka projeleriyle gelsinler. Mahallelerini iyice kontrol etsinler, eksikliklerini bilsinler. Ben şimdiden kadın arkadaşlarıma başarılar diliyorum.
“NEDEN MAHALLEYİ ÇEKİP ÇEVİREN BİR KADIN OLMASIN?”
Biz kadın-erkek ayrımı yapmıyoruz. Kadın ve erkek bir bütündür. Feminist bir insan değilim, hiçbirimiz de feminist olmayalım. Babamız erkek, abimiz erkek, amcamız, dayımız erkek, komşumuz erkek. Biz erkekleri dışlayıp bir kadın dünyası da kuralım demiyoruz. Ama kadının da bu dünyada bir yeri var. Anne kadın, eş kadın, evi çekip çeviren kadın. Ee neden bir mahalleyi çekip çeviren bir kadın olmasın? Niye bir yerde de başta kadın olmasın? Biz bunu istiyoruz. Yoksa bunun dışında da tabi ki bir anne çocuğuna bakacak, mahallesindeki çocuğu da gözetecek muhtar olduğunda. İnsanların taleplerinde hep empati duygusuyla hareket edecek. Empati duygusu olmadan yöneticilik olmuyor ben buna eminim.
MAHALLELİNİN BEKLENTİSİ
İş hayatına atılmak isteyen gençler, özellikle evde duran kadınlar için iş istihdamı sağlanması. Özellikle kadınların çalışması taraftarıyım. Çünkü neden kadınlar da ev ekonomisine katkıda bulunmasın. Neden evde maddi ve manevi kendilerini köreltirken, devletin de katkıda bulunduğu bazı mesleklerden yararlanmıyorlar? Bu gerek esnaflık olur, gerek STK’lar olur, gerek sanayiye atılmak olur. Buralarda kadınları görmek isterim. Kısaca iş istihdamı diyebilirim.
MAHALLESİNE KAZANDIRDIKLARI
2009 seçimlerinden önce mahallenin büyük bölümünde soba kullanımı vardı. Herkes bir kadın olarak ne yapacaksın dediğinde, aklıma direkt olarak bunu değiştirmek ve ne yapabileceğimi göstermek geldi. Bunu değiştirmek gibi bir imkanımız varken, hem ekonomik anlamda hem de böylesine düz ve hava kirliliği olan bir şehirde soba kullanımı olmamalıydı. Gerekli kurumlarla görüşerek ve raporlar hazırlayarak mahalledeki tüm evlere doğalgazı getirmiş olduk. Bu 2 yıl kadar zamanımı aldı. Bunun yanı sıra açılacak olan sokaklarımız vardı. Ulaşımı ve iletişimi kolaylaştırmak adına bu sokaklarımızı da açmış olduk. Alt yapı ve üst yapılarımızı tamamladık. 3 sokağımıza park kazandırdık. Şuanda Düzce Belediyesi mahallemize bir park daha yapıyor. Buradan da belediye başkanımıza ve ekibine teşekkür etmek istiyorum. Bunun yanı sıra bir okulumuz vardı, ama nüfusumuz arttığı için yetmez oldu, dolayısıyla okula ihtiyacımız oldu. Mahallemize bir ilkokul kazandırmak adına girişimlerimiz oldu. Allah razı olsun valiliğimize ve okullarımızı kazandıran herkese, çok teşekkür ediyorum. Bunun yanı sıra anaokulu ihtiyacımız vardı ve bağımsız bir anaokulumuz oldu, şuan da kayıtlarını açmış bulunuyoruz. Bir muhtar olarak, daha doğrusu bir kadın olarak kadınlarımızın eğitimine çok önem veriyorum. Dolayısıyla yaklaşık 13 yıl oldu muhtar olalı ve 13 yıldır 2-3 halk eğitim kursu açılmasını sağladık. Kurslarımız devam etmekteyken, gerek Kızılay, gerek emniyet, gerek belediye, devletimizin ilgili kurum ve kuruluşlarıyla diyalog kurarak, bu kurslardaki kadınlarımızın bilgilendirmeleri yönünde güzel çalışmalarımız var. Sonuçlarından çok mutluyum. İki sokağımızda da belediyenin içme suyu yokmuş ve yeraltı suyu kullanılıyormuş. Belediyemizle irtibat kurarak mahallelinin bu suya kavuşmasını sağladık.
YAPMAK İSTEDİKLERİ
Bizim mahallemiz çok güzel bir mahalle. Lisemiz var, proje okullarımız var, iddialı okullarımız var. Buradaki çocuklarımız mükemmel çocuklar, gerçekten zekiler. Ortaokulumuz, İmam Hatip Lisemiz var ve şimdi diyorum ki neden bir yüksekokulumuz yok. Hazine arazisi ve bağış yapacak bağışçıları arıyorum. Allah nasip ederse meslek yüksekokulu kazandırmak istiyorum. Ulaşım açısından bir eksiğimiz yok. Biz birçok mahallenin tam ortasındayız konum itibariyle ve bu orta alana bir aile hekimliği yaptırmak istiyorum. Şu an mobil aile hekimimiz var. Kalıcı olarak kazandırmak istediğim diğer proje de budur. Nüfus arttıkça parklarımız yetersiz kalabiliyor. Doğal afet bölgesinde de bulunmamız itibariyle bu parklar toplanma alanı olarak da kullanılabilir diye düşünerek park miktarının çoğaltılmasını istiyorum.
Editör: Ç. Diger