- 26.08.2023 13:22
- (2)
ALLAH nelere kadir tecellisini seyir ediyoruz. Kırk yıllık komünistlere, Anadolu Erenlerine atfen yaklaşım sergileten! Hatta Hz. Ömer’den rivayetlerle konu anlattıran Allah’a hamt olsun.
Umarım arkadaş yazıları sarhoş yazmıyordur çarpılır haşa!
Şaka şaka…
Sevgili Cingirt, yazılarını okudum. Özlü’nün orada “bir grup gazetecileri” değil, seni görünce gerildiğini bilmeni isterim. Zaten iki gazeteci olunca grup statüsü taşımaz sanırım.
Bu gruba neden takıldım diye düşünebilirsiniz. Yazı baştan aşağı algı üzerine kurulmuş hele yazının bir yeri var… Evveli iftira, sonrası sıvama usulü yargı oluşturan başka bir iftira. Ne demiş usta gazeteci. “… Burada yazmaya hicap duyduğum hakaretamiz cümlelere kadar vardı…”
Faruk beye atfen söylenen “Başındaki örtüden utan! bir de yalan konuşuyorsun!” iftirasından sonra yazdığı pekiştirme iftirasıysa yine kendinden. Zincirleme iftira ancak bu kadar pervasızca yapılır. Neticede bu sözü Faruk Bey’e mal edeceklerini sanıyorlar.
Yunuz ve Ender’in cürüm ortağı Cingirt’in amacı belli, ne okul ne de manevi motif ve değerlerle alakalı bir hassasiyeti yok! Neticede hem o gün hem evvelinde Faruk Özlü, duayen gazeteci Cingirt’e olayları uzun uzun anlattı.
Sayın Cingirt, kibri boyundan büyük Yunus bile senden daha vicdanlı… Demişsin ya Hz. Ömer’e atfen “Camiyi yıkın ama adaleti yıkmayın!” El insaf, el vicdan.
Şimdi sana soruyorum!
Orada vatandaşla Faruk Bey’in diyaloğunu kameraya almışsınız. Ben de sizden dinledim o kısımda asla sizin attığınız iftiranın benzeri bir söz olmadığını siz de biliyorsunuz. Hatta o gün o grubun diğer yarısıyla beraber Sayın Özlü bir sınıfta olayı detaylıca sana izah etti. Eğer gerçekten, hakikat peşinde koşan, vicdanlı bir solcu olsaydın, kalkıp iftira atarak gazetecilik yaptım sanana kadar size yapılan beyanatın içeriğini yazardın.
Biz de senin kaleminden Başkanın samimiyet veya niyetini öğrenmiş olurduk.
Ama sen hariçten bir şahidin yorumuna dayanarak yaptığın bu saldırının, seni imana getirecek ölçüde değiştirdiğini bile fark etmiyorsun.
Yani hırsınız ve düşmanlığınız gözünüzü kör ediyor.
Eğer, elinde Özlü’nün bir hanımefendiye dediğin gibi konuştuğunu ispatlayacak dönen olsa koşa koşa nerelere gitmezdin ki?
O gün sizin video kaydına düşen düşmeyen ve olayın diyaloğu şu ısrarla “bir sene doldu bir şey yapmadınız” tezini savunan arkadaşa Başkan Bey “Deprem olalı bir sene olmadı ve bir değerlendirme süreci geçti” demiştir. Üzerine ısrar edince Başkan, “Bakın yalan konuşuyorsunuz, başörtülüsünüz size yakışmıyor” demiştir.
Burada bakan beye şöyle denilebilir. “Örtülü veya örtüsüz yani yalan kimseye yakışmaz!”
Denilebilirdi ama bir söz bu kadar evelenip gevelenmez.
Adalet herkese lazım.
Yorum Yap